Düğün fotoğrafçılığında geleneksel ve belgesel olmak üzere iki farklı çekim yönteminden bahsedilebilir. Geleneksel düğün fotoğrafçılığında daha çok klasik poz ve kurgudan oluşan fotoğraflarla karşılaşmanız olasıdır. Bizim de yöntem olarak benimsemiş olduğumuz belgesel düğün fotoğrafçılığında ise doğru fonlarda çiftleri çok pozlamaya sokmadan en doğal hallerinin çekilmesi amaçlanmaktadır.

Dünya’nın en önde gelen fotoğraf ajanslarından olan Magnum Photos’un kurucularından Henri Cartier-Bresson belgesel fotoğrafı şöyle tanımlıyor;

”Benim yaklaşımımda fotoğraf makinesi, bir not defteri, “an”ı saptamada bir sezgi aracıdır. “An”ı yakalamadaki ustalık, bence vizörden görülen görüntüleri çok kısa bir zamanda görsel bi biçimde düzenleyebilme ve anlık kararlar alabilme yeteneğidir. Bu eylem; akıl disiplinini, duyarlılığı, yerleşik bir geometri anlayışını, herşeyden önce bir konsantrasyonu gerektirir. Kişi, bu yöntemle çok sade bir anlatım biçimine ulaşabilir.”

Düğün hikayesi çekimlerimiz de, belgesel fotoğraf yaklaşımıyla, çiftin hazırlık aşamasından düğün sonuna kadar olan sürecini kapsıyor. Çekimler öncesinde çiftlerle yaptığımız toplantılar sayesinde çiftin tarzını anlama fırsatımız oluyor. Çiftlerin tarzına göre dış çekim için mekan önerileri yapıp, düğün gününü detaylı bir şekilde planladıktan sonra düğün gününü beklemeye başlıyoruz 🙂

Düğün hikayesi çekimlerimizin dışında Save The Date, Trash The Dress gibi farklı konseptlerde de çekimler yapıyoruz.